Karşımıza erken çıkmış insanları, yolun dışına sürerken; bir gün geri dönüp onu deliler gibi arayacağımızı hiç hesaba katıyor muyuz?
Hayat her zaman cömert davranmaz bize. Tersine çoğu zaman zalimdir. Her zaman aynı fırsatları sunmaz. Toyluk zamanlarını ödetir, hoyratça kullandığımız arkadaşlıkların, eskitmeden yıprattığımız dostlukların, savurganca harcadığımız aşkların hazin hatırasıyla yapayalnız kalırız bir gün.
Bir akşam üstü yanımızda kimsecikler olmaz, ya da olması gerekenler yanımızdakiler değildir...
Murat Dicle
15.05.2011
22 Temmuz 2014 Salı
Özledin mi?
Nasılsın? Yalnızlığına bir ortak istersen eğer, bir merhaba ile başla lütfen. Belki de bugün; ne sen, ne de ben ıskalayacağız günü. Ben kapıları bir bir çalıyorum, her gün. Kapı aralığından söylenen merhabaları özledim. Susadım dediğimde en iyi bardaklarda ikram edilen suları özledim. Ahhh dediğimde, koşan onlarca komşularımı özledim. İnsanı özledim. Çocukluğumu, kafama atılan terlikleri özledim. Şimdinin koca binaların; inşaat çukurlarında, kurbağalarla birlikte yüzmeyi özledim. Issız otoyollarda güneşlenmeyi, saatlerce yürmeyi özledim. Hiçbir şey ama hiç birşey düşünmeden, sevdiğimin elini tutmayı özledim. Sen de özledin mi?
Murat Dicle
14.06.2011
Murat Dicle
14.06.2011
Hayata özlemle bakmak
Bileklerinden dışarı vuran damarların kadar,
..... yakın olmayı isterdim.
Beklerdim seni geceleri,
..... gelmeyince özlerdim.
Düşlerimden bahsederdim sana.
Aldırmaz,
..... tebessüm ederdin.
Dik dururdun sözlerime ve
..... arada sinir ederdin.
Umursamaz olsan da,
..... bilirdim,
.......... beni çok severdin.
Hislerim oluşmadan önce,
..... ilk sen hissettin beni.
Bana söylediğin ilk "merhaba" ile,
..... amansız düşlere sürükledin beni.
Çok küfrettim, geceleri.
Uyku tutmadı gözlerim,
..... sigara içtim sürekli.
Şaşırdım düşlerime,
..... kimdi ki bu peri.
Hiç bu kadar ağrımadı yüreğim,
..... seni bilene kadar.
Tıkanmış kalbiminin,
..... sıkıştırdığı göğsüm,
........... yanmadı seni düşlediğim kadar.
Gel, hep gel ve yine gel;
..... ben ölünceye kadar.
Sana yakın olmayı isterdim,
..... dışa vuran damarların kadar.
Murat Dicle
02.09.2011
..... yakın olmayı isterdim.
Beklerdim seni geceleri,
..... gelmeyince özlerdim.
Düşlerimden bahsederdim sana.
Aldırmaz,
..... tebessüm ederdin.
Dik dururdun sözlerime ve
..... arada sinir ederdin.
Umursamaz olsan da,
..... bilirdim,
.......... beni çok severdin.
Hislerim oluşmadan önce,
..... ilk sen hissettin beni.
Bana söylediğin ilk "merhaba" ile,
..... amansız düşlere sürükledin beni.
Çok küfrettim, geceleri.
Uyku tutmadı gözlerim,
..... sigara içtim sürekli.
Şaşırdım düşlerime,
..... kimdi ki bu peri.
Hiç bu kadar ağrımadı yüreğim,
..... seni bilene kadar.
Tıkanmış kalbiminin,
..... sıkıştırdığı göğsüm,
........... yanmadı seni düşlediğim kadar.
Gel, hep gel ve yine gel;
..... ben ölünceye kadar.
Sana yakın olmayı isterdim,
..... dışa vuran damarların kadar.
Murat Dicle
02.09.2011
Bir gün nasip olacak
Ben bir gün, bir kadına
..... ve o kadın da bana nasip olacak.
Onun yaptığı yemek,
..... benim getirdiğim ekmek;
.......... boğazımızdan geçecek.
Çocuklarımız da yiyecek
..... ve büyüyecek.
Büyüyecek sevgimiz
..... ve birlikte güçlenecek.
Bir çatımız olacak.
Bir penceremiz
..... ve önünde çiçeklerimiz.
Bahçemiz de olsun,
..... içinde bitkilerimiz.
Ağaçlarda meyvelerimiz de olsun,
..... tırmanacak çocuklarımız.
Neşeyle dolsun,
..... güneş erkenden doğsun,
.......... yuvamız kutlu olsun!
Murat Dicle
14.09.2011
..... ve o kadın da bana nasip olacak.
Onun yaptığı yemek,
..... benim getirdiğim ekmek;
.......... boğazımızdan geçecek.
Çocuklarımız da yiyecek
..... ve büyüyecek.
Büyüyecek sevgimiz
..... ve birlikte güçlenecek.
Bir çatımız olacak.
Bir penceremiz
..... ve önünde çiçeklerimiz.
Bahçemiz de olsun,
..... içinde bitkilerimiz.
Ağaçlarda meyvelerimiz de olsun,
..... tırmanacak çocuklarımız.
Neşeyle dolsun,
..... güneş erkenden doğsun,
.......... yuvamız kutlu olsun!
Murat Dicle
14.09.2011
Onursuzca yaftalanmak
Onursuz insanlar, onurlu insanları taklit ederek avlarına yaklaşırlar. Taklit, çoğu zaman gerçeğinden daha iyi derler. Dolayısıyle akılsız insanlar, onurlu insanları anlama zahmetine bulunmadan; aşağılarlar. Hiçbir gerçek yaşam, rol kesenlerin oynadığı kadar parlak değildir. Pırıltıya gelen balıkları düşünün... Onurluca yaşamanın bedeli, onursuzca yaftalanmaktır.
Murat Dicle
Murat Dicle
Kaydol:
Yorumlar (Atom)