20 Eylül 2013 Cuma

Serseri ve Kız

Bir dağ başında bir ev varmış
Evde bir kız yaşarmış
Kız çok ağlarmış
Oysa kedileri de varmış

Leziz yemekler yapar
Dostlarına sofra açarmış
Maske takar
Sık sık kahkaha atarmış

Kız çok ağlarmış
Yorganlar buna alışmış
Kediler de çok tatlıymış
Kız da kedilere taparmış

Vermeyi düsturu bilir
Almayı düşünmezmiş hiç
Gülmesini bilir
Ağladığını bilmezlermiş hiç

Gül varmış bahçesinde
Özgür yaşarmış içinde
Hep de ağlamazmış ya
Bazen oynarmış kedileriyle

Hayat batmış kızın ciğerine
Meğer ağlıyormuş bu sebeple
Ciğer dediysek
Canı yanıyor, anlayın işte

Ah bu kızı düşünen yok mu hiç?
Kedilerin annesine
Bu ciğer paresine
Yoldaş bulunmaz mı hiç?

Varmış bir yerlerde biri
Düşünürmüş geceleri
Ve demiş:
Sevsin beni biri

Yalnızmış bu er kişi
Bir gün terk etmiş evi
Gece çıkmış dağa
Ve görmüş bir evi

Işıksız bir evin
Ay ışıtıyordu penceresini
Dibine geldi er kişi
Ağlıyordu bir kişi

Seslendi
Hey kimdir bu dişi
Ağlama, dinle beni
Ben geldim, terkettim evi

Sordu, bu kızın sesiydi
Kimdir o, gecedeki er kişi
Dinlerim seni
Anlat bakalım derdini

Derdim yoktur ey peri
Kaçtım evimden
Ben yalnız bir serseri
Ararım beni seveni

Derdim yok deme ey serseri
Ağlarım her gece
Sevse biri beni keşke
Dertlisin sen de bu gece

Söyleşmişler gecede
Anlaşmışlar her hecede
Aynen birleşmişler
Ortak kaderlerinde

Bir ömür boyu mutlu olmuşlar
Kedilerle çoşmuşlar
Bahçede uyumuşlar
Ağlamayı da unutmuşlar

- murat
20.9.2013

Hiç yorum yok: