17 Mayıs 2012 Perşembe

SULTANI ÖLDÜRMEK, Ahmet Ümit

SULTANI ÖLDÜRMEK, Ahmet Ümit
SULTANI ÖLDÜRMEK
Ahmet Ümit
Bugün bu kitabı bitirdikten sonra, dışarı çıkıp başka bir kitap daha aldım: Sis ve Gece. Yine Ahmet ÜMİT'in yazdığı, polisiye bir roman. Kafeye geçip, kitabın ilk elli sayfasını okudum. Gece, Sultanı Öldürmek ile ilgili yazımı yazmayı düşünüyordum..

Ancak Sis ve Gece'nin ilk elli sayfasını okuyunca -ki kitap 1996 senesinde çıkmış; Ahmet Ümit'in konu sıkıntısı çekiyor olabileceği hissine kapıldım. Yine kar yağıyor, yine gözler ve göz bebekleri içindeki taneler. Bire bir olmasa da, andıran şeyler var, Sis ve Gece ile Sultanı Öldürmek kitabında. Kişiler ve mekan anlatımlarında sığlık sezdim. Çok elzem şeyler değil ama dikkatimi çekti. Neyse, yeterinden fazla peşin hüküm giydirdim Ahmet Ümit'e. Sonuç, Sis ve Gece'yi bitirdiğimde yapacağım yorumda ortaya çıkacaktır. Şunu da hemen belirteyim, Ahmet Ümit'in kitaplarını severek okudum. Değerli bir yazar, benim için.

Sultanı Öldürmek kitabının içeriğini yorumlamadan önce, Ahmet Ümit'in okuduğum ikibuçuk kitabına bakacak olursak; Sündüre sündüre anlatımı çok kere dikkatimi dağıtıyor. Bazen çok gereksiz yere detaylara indiğini gördüm. Detay düşünce için iyi olabilir ama siz tam heyecanın doruk noktasına geldiğinizde, çok da alakalı olmayan bir şeyin anlatımına girdiğinizde, heyecan da kayboluyor. Gel-gitler oluyor okumalarla kurulan hayallerde. Ve okuma hızını da etkiliyor. Allah sizi inandırsın, çifter çifter satırları geçtim. Hatta, sündürülen satırları hızlıca tarıyarak, ilk konuşma bölümünde durup, sonra diğer konuşma bölümüne atladığım anlarda oldu. Yıldırdı beni bu sündürerek anlatma. Edebiyatın bokunu mu çıkarttı acaba, Ahmet Ümit? :P

14 Mayıs 2012 Pazartesi

DURU AŞK (PDF formatı)

İlk denemem olan DURU AŞK öyküsünü, bu sitede yayımlamıştım. Bu siteden okunması zor olduğu kanaatine vardım. Ayrıca yazıcıdan çıkartıldığında ise gereksiz bir sürü şey de kağıda yazılıyor. Dolayısıyle PDF formatında veya doğrudan daha okunaklı olarak SCRIBD.COM üstünden, bu öyküyü bir kez daha paylaşıyorum.

DURU AŞK, PDF Formatında okumak için tıklayınız..
PDF Formatında bilgisayarınıza indirmek isterseniz; bağlantının üstündeyken, farenin sağ düğmesine basın. Çıkan menüden Farklı Kaydet'i

Scribd olarak aşağdan da okuyabilirsiniz..

12 Mayıs 2012 Cumartesi

ÇIRAK, Tess Gerritsen

ÇIRAK
Tess Gerritsen
Dikkat: CERRAH adlı kitabı okumadan, bu kitap hakkında bilgi almanız, serinin heyecanını kaybetmenize sebep olacaktır ;)

ÇIRAK, aslında serinin ikinci romanı olmasına rağmen, Rizzoli/Issles TV dizisinin ilk kitabı olarak ele alınmaktadır. Sanırım, telif hakları ya da otopsi uzmanı Issles'in bu kitapla birlikte gün yüzüne çıkması sebebiyle diziye ÇIRAK romanından başlanmıştır. Büyüklerimizin dediği gibi, "dam sikime, mertek götüme". TV Dizisi hangi kitaptan başlarsa başlasın, biz önce Cerrah ile başlayalım bu heyecanlı seriye ;) Kesinlikle seyretmekten daha çok, okununca heyecanlı oluyor. Hemen kitabı yorumlamaya geçmeden önce bir kez daha hatırlatayım, bundan sonraki bölümler, Cerrah adlı romanı da işleyeceğinden, Cerrah'ı okumayanlar için kötü olabilir.

Cerrah adlı romanda, yazar Tess Gerritsen, bizleri bir köşeden bir köşeye yatırarak; nihayetinde katili, Dedektif Rizzoli'nin katkısıyla yakalanmasını, harika üslubuyla anlattı. Cerrah'da Rizzoli pek acemi pek özgüvensiz gibi görünüyor olsa da aslında gözü pek bir polistir. Zaman zaman ezik hissetiği anlar, genelde erkeklerin dünyasında, tek başına kadın bir dedektif olmasından kaynaklanıyor. Ancak Rizzoli, çoğu zaman erkek polislerin ağzının payını veriyor, başarılarıyla. Cerrah romanındaki hırsı onu zaman zaman hatalara sürüklese de, katil bir noktadan sonra, şans eseri yakalanmıştır.

CERRAH, Tess Gerritsen

CERRAH, Tess Gerritsen
CERRAH
Tess Gerritsen
Hani derlerler ya: "Elin oğlu yapmış" diye. İşte el kızı da harika bir polisiye/gerilim romanı yazmış. Tess Gerritsen'i tanımayanlar için söyleyeyim, harika bir kurguyla harika bir kitap yazmış. Hiç okumadıysanız bu kadının kitaplarını şiddetle tavsiye ederim. Gerçekten de soluk soluğa okuyacağınız bir yazar diyebilirim.

Tess Gerritsen, aslen bir doktortur. Bir noktaya kadar da mesleğini yapmıştır. Bu doktorluk macerasının kitaplarına nasıl yansıdığını sizler de okuyunca anlayacaksınız. En ince detaylara kadar yapılan otopsi yorumlarını göreceksiniz. Başarılı kalemiyle de bunu bizlere nasıl aktardığına şahit olacaksınız. Amerika'da defalarca çok satanlar listesine girmiş bu hanımın polisiye/tıbbi/gerilim romanları sizleri soluksuz bırakacağından eminim.

CERRAH romanı, adından da anlaşılacağı üzere, kadınları kesen bir katili anlatıyor. Katil kim, bilinmiyor. Ve katil neden kadınları muntazam kesiyor ve neden yalnızca rahimlerini alıyor? İşte bu kitapta bunları adım adım ama büyük heyecanla takip edeceksiniz. Yazar, bir çok kere ters köşeye yatıracak, sizi.

11 Mayıs 2012 Cuma

DEVLET, Eflatun (Platon)

DEVLET, Eflatun (Platon)
DEVLET
Eflatun (Platon)
Diyalektik tarza yazılmış bu siyasi/felsefi kitapta, Eflatun, Sokrates'i dillendirmiştir. Kitabın başında yapılan açıklamaya bakarsak, Eflatun hep böyle yaparmış. Yazılarında, hep Soktates söylüyormuş gibi yazarmış. Ayrıca elimdeki kitapta, "Ortaöğretim klasikleri" ibaresini görmem de beni üzmüş ve utandırmıştır. Henüz bir kaç sene önce, ilk defa okumuş olmaktan olsa gerek..

Bu kitabı ikici defa okumak istedim, ancak kendimi veremediğimi söyleyeceğim. Bir roman gibi olmadığından, hayal gücüyle içe sindirilemiyor. Kesinlikle kendinizi vererek okumalısınız. Okuma konusunda, sizi duraklatacak kelimeler ve anlamlar yok. Rahatça okuyabileceğiniz bir kitap. Sadece kendinizi vermeniz gerek diye düşünüyorum.

Kitabı okuduktan sonra, basitçe yaptığım bir araştırmada, Eflatun'un DEVLET'i, İslam felsefesini derinden etkilediği belirtilmiştir. Bu kitabı, okuduktan sonra, günümüz devletlerinin yapısını anlamak kolay geliyor. Ve ilginçtir, İsa'dan önce yazılmış bu eser hala etkisini korumaktadır. Kurulmuş devletleri incelediğimizde, DEVLET kitabında anlatılanların etkisi olduğunu göreceksiniz. Sanki hiç bir devlet, özgün bir yapıyı akıl edememiş de, DEVLET'ten kopya çekmiş gibiler..

Kitap, dialoglarla yazılmıştır. Sokrates ve misafir olduğu ev sahipleri arasında geçen konuşmalar anlatılmaktadır. Bir soru başka bir soruyu doğuruyor. Amaç kimin haklı olduğu değil, GERÇEK DOĞRU'yu bulmaktır. Dolayısıyle, kâh Sokrates, kâh da oradaki kişiler tonyaga düşebiliyorlar. Sorularla, akıl yürütmelerle, çelişkilerle ve karşıtlıkları irdelemekle ortaya çıkmış bir eserdir.

250 sayfalık bu önemli eseri okumanız gerektiğini düşünüyorum. Böylece günümüz devletlerini de anlamak mümkündür. DEVLET kitabında yazan bazı şeyleri, bugünkü hükümette söz sahibi olanların nasılda kopyaladıklarını anlıyorsunuz. Konuşurken dikkat çekmeyi, toplumu ince dallara bastırmadan yönetmeyi vb. konuları, ta 2400 sene öncesinde yazılmış bu kitapta görebiliyorsunuz..