 |
| BABA ve PİÇ Elif Şafak |
Aşure tarifidir, bu... Malzemesi: Türk'tendir, Ermeni'dendir; azıcık evin kedisi, az da evin deli ahalisi, geçmişten alınmıştır öfkesi; çokca kinlidir yeni neslin Ermenisi... Şaşırtıcı ve sarsıcı bir betimlemeyle anlatılan; Zeliha ile katıştırılıp ki tasvire dönüşen, yağmurlu bir günle başlayan: bir hikaye, bu... Cemi cümlemize anlatılan; kimimize göre masal, kimimize göre nasihat, kimimize göre içinden çıkılmaz bir paradoks: Baba ve Piç
Hali, tavrı ve Bab-ı Esrar'a rivayet olunan musallatlığı ile "gıcık-i" payesinde bir hatun kişi: Elif Şafak.
İngilizce olarak kaleme aldığı bu roman ile tüm olumsuz -ki n'oluyorsa bana, süzme gıcık olmuştum- fikirlerimi yıkmıştır. İngilizce'den Türkçe'ye çeviri yapan, çevirmenin mi, yoksa yazar, Elif Şafak'ın mı kitaba edebî harikuladelik kattığı; mutlaka tartışılmalıdır...
Kitap, denge kurmaya ki yalpalamalarla, yapılan sarkaç hareketindeki zarafete dikkatimizi çekmektedir. Aşırı önyargılarla okunamayacak bir kitaptır, bu. Hoş, önyargının aşırısı olsa da, mantık eksikliği içinde olmadıktan sonra, yine de harika bir okuma olacaktır. Ben iyi niyetle bakıyorum... Yazılanları, Türk'lerin ve Ermeni'lerin kefesine, tek tek koyduğmuzda; ortaya lezzetli bir Aşure çıkıyor. Fasulye pişmemiş, sevilmez; nohut ıslatılmamış, diş geçmez; buğday kaynatılmamış, çiğnenmez: Ama tüm bunlar ustanın elinde, lezzetli bir Aşureye dönüşebilir. Hayat işete, bu yüzen güzeldir; yaşayabilene...
Tesadüflerin, tesadüfiliğin de ötesinde, ütopyatik raslantılara yataklık ettiği; Kardeşin kardeşi öldürdüğü; Ensestin, evde kol gezdiği; Kin ve nefretin, miras kaldığı; Dostluğun, Kundera'da olduğu gibi devam ettiği; Bizim sizden, sizin de bizden farkınız yok denildiği; Gökten ne düşerse küfür edilmemesi gerektiği; Cemi cümlemize, Şafak'ta İngilizce yazılıp, Aslı'ndan Türkçe'ye çevrilip; sarılın birbirinize, yoktur sizi sizden başka seveniniz, diyebilen: bir kitaptır -ki orijinal adı da şudur: "Bastard of Istanbul"
* Diğer kitap yorumları için tıklayınız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder