24 Eylül 2012 Pazartesi

KAZAKLAR, Tolstoy

KAZAKLAR, Tolstoy
KAZAKLAR
Tolstoy
Olenin, şehrin hengamesi içerisinde; sosyal yaşamın çöküntüsünün eşiğine gelmiş bir astsubaydır. Hızlı ve lüks içerisinde yaşanan hayat ve ardından gelen borçlar, Olenin'i oldukça bunaltmaktadır. Kaçmak, kurtuluş gibi gelir. Aldığı askeri görev nedeniyle, Kafkas'lara giderek, tüm bu karmaşadan kurtulup, en kısa sürede borçlarını ödeyecek duruma gelemeyi ümit eder. Ve yolculuk başlar...

"Uzun bir yolculuğa çıkan bir insanın, ilk iki, üç istasyona kadar hayalinde hep ayrıldığı yerler yer alır; daha sonra, birdenbire, yolda geçirilen bir gecenin sabahında, düşünceleri gideceği yere odaklanır, artık gideceği yerle ilgili hayaller kurmaya başlar"


Olenin, işte bu ruh haliyle yolculuğuna çıkar ve Kazak köyüne varınca, herşey artık onun için bambaşka bir hal almaya başlar.Olenin, Kazaklarla yaşamaya ve hatta daha da ileriye giderek, onlardan biri olmaya çalışır.

Bu Olenin'in bir Kazak olma hevesini anlatan romanın ötesinde, Kazakların hayatına yakından bir bakıştır aslında. Yazar Tolstoy, yine harika anlatımıyla; olanı biteni, oradaymışız gibi anlatmaktadır; Kafkas dağlarını, ormanda geçen geceyi, Yerguşov'la içilen çihiri, Maryanka'nın güzelliğini ve Lukaşka'nın cigitliğini...

Bambaşka bir dünyadır, Kazak köyü, Olenin için. Şehirdeki lüks ve karmaşanın yanında, Kazak köyü oldukça basit olmasına rağmen, çok daha yaşamaya değerdir. Sizi içine alacak, sıcak bir hikaye ile Kazak'ların yaşantısını okuyacaksınız.

 * Diğer kitap yorumları için tıklayınız.

Hiç yorum yok: